İçindekiler:
Şehirde yaşam hızlı ve heyecan vericidir, ancak büyük şehir yaşamının koşuşturması sık sık topluluk ve yaşam alanı pahasına gelir. Ülke bolca oda, manzara ve doğayla derhal temas kurar, ancak güzelliği kötü gelir. Ülkenin huzuru ve sessizliği ayrıca öğrenciler, iş arayanlar ve girişimciler için daha az fırsat demektir.
Şehir Yaşamının Başında
Şehir sakinleri, şehir evlerinden apartman komplekslerine, ev kooperatiflerine, modern çatı katlarına kadar çeşitli konut türlerinden yararlanır. İletişim, cep telefonları ve internet yoluyla şehir içinde daha güvenilir olma eğilimindedir, bu da yaşamayı ve çalışmayı daha uygun hale getirir. Tiyatrolar, müzeler ve yemekler geniş bir kültür ve eğlence alanı sunar. Şehir sakinleri genellikle büyükşehir yaşamını çekici kılan eğitim ve eğlence etkinliklerine daha fazla erişime sahiptir. Toplu taşıma ağları daha üretken, maliyetleri düşürmek ve araba yolculuğu ile bağlantılı yakıt emisyonları. Brookings Metropolitan Politika Programı tarafından yapılan bir araştırmaya göre, kentliler, ülke sakinlerinden daha küçük karbon ayak izlerine sahipler.
Şehir Yaşamının Dezavantajı
Yoğun nüfuslu şehirler ezici olabilir; Psikolojik çalışmalar, kentsel ortamdaki kalabalıkların ve zihinsel aşırı uyarmanın saldırganlık düzeylerini arttırdığını göstermiştir. Hava ve gürültü kirliliği kalabalık şehirlerde oldukça fazladır. Konut, rant oranlarının yükselmesine neden olan bir prim altındadır ve bölge sakinleri genellikle en az ön bahçeye ve arka bahçeye sahip daha küçük birimlerde yaşamak zorundadır. Yaşam maliyeti, şehir hayatını düşük ve orta gelirli insanlar için daha zor hale getiren önemli ölçüde yüksektir. Şehirler daha yüksek suç oranlarına sahip ve trafik sıkışıklığı günlük yerlere gidip gelmeyi pahalı ve zaman alıcı hale getirebilir.
Kırsal Kazanç
Açık alanlar, temiz hava ve bozulmamış alanlar ülke yaşamının bazı faydalarıdır. Araştırmalar, doğanın ve taze ürünlere erişimin sağlık üzerinde olumlu bir etkisi olduğunu göstermektedir. Kırsal kesimde yaşama maliyeti tipik olarak daha düşüktür. Ulusal Düşük Gelirli Konut Koalisyonu tarafından yapılan bir araştırma, asgari ücretle çalışan işçilerin ortalama bir şehir kirası sağlamak için haftada daha fazla saat çalışması gerektiğini göstermektedir. Kırsal kesimdeki daha düşük kiralar, şehir sakinlerine göre konutların daha büyük olduğu, daha büyük konutlarda yaşayabilecekleri anlamına geliyor.
Ülke Dezavantajı
Chronicle of Higher Education'a göre bazı kırsal topluluklar son yirmi yılda nüfusunun yüzde 10'undan fazlasını kaybetti, yetenekli gençler şehirlere akın ediyor. Federal Rezerv Bankası Atlanta'ya göre, konut sakinleri kırsal kesimde ev sahipliğinin maliyetini artıran uygun fiyatlı ipotek finansmanına da sınırlı erişime sahipler. Maaşlar metropol alanlara göre yaklaşık yüzde 20 daha düşüktür ve işsizlik oranları daha yüksektir. Ülke genelinde, hem işsizlik hem de yoksulluk oranları kırsal alanlarda daha kalıcı ve daha yaygın, ancak bölgesel farklılıklar var.